İnsanın Şerefi Çocukluğunda anne ve bâbasını kaybetmiş ve onların yüzünü hiç görmemiş bir kimseye, senin ebeveynin yok ve sen bu dünyaya kendi kendine geldin, denilse, bu söz o adamı kat'iyyen tatmin etmeyeceği gibi, aynı zamanda ona büyük bir hakaret sayılacak ve o şahıs ise ebeveyninin kim olduğunu öğreninceye kadar rahat etmeyecektir. Bilindiği gibi, insanın dünyaya gelmesinde ebeveyn sadece birer sebeptir. Bu sebeplerin inkârı bir kimse için büyük bir hakaret addedilirse, müsebbibü'1-esbab olan Kadir-i Zülcelâl'irı inkârına giden adamlar kendilerini ne derece büyük bir zillete düşürüyorlar, kıyas ediniz. İnsan için en büyük şeref, Allah'a (C.C.) kul olma ve bunu idrak etme keyfiyetidir. Bir adama kimin oğlu olduğu sorulduğunda, şayet o adamın amcası babasına nazaran daha meşhur bir kimse ise, onun vereceği cevap, falan zatın yeğeniyim, şeklinde olacaktır. Bu cevap, intisaptaki şerefi takdir .. etmenin bir ifadesidir. Bir insan, amcasının şerefiyle iftihar eder ve ona intisap ile şereflenmek isterse, Hâlik-ı Küll-i şey olan Hakim- i Ezeliye iman ile intisap eden kimselerin ne derece şeref kazandıklarını kıyas ediniz. Bu şereften istifade etmemek aklın kârı değildir. KAİNAT SARAYI VE İNSAN Topkapı Sarayı'nı her gün binlerce insan ziyaret etmektedir. Bir tek gün olsun, bu sarayın kapısından içeriye bir devenin girdiği ve boynunu uzatarak antika eserleri temaşa ettiği görülmemiştir. Zira deve, antika eserlerden anlamaz. Onun anlayacağı şey, Topkapı Sarayı'nın bahçesinde otlamaktır. Topkapı Sarayı kâinata misaldir. Bu kâinatın develer için yaratılmadığı ve semavât ve arzdaki sanat mucizelerinin onların temaşama takdim edilmediği bedihidir. Bu saray, insanlar için yapıldığa göre, hakiki insan; bu sarayı temâşa ve tefekkür edebilen, yaptığı temâşa ve tefekkürden tefeyyüz edebilen ve bu tefeyyüzle kemâlatını şahikalarına yükselebilen insandır. Yoksa sadece dünyevi maişeti ve zevkleri peşinde koşan insanın, bu kâinat sarayının bahçesinde otlayan develerden pek farkı olmaz.
|